Neptün Geçişleri

Merkür’e Olan Geçişler

Ancak Merkür’ün akılcı süreçlerle kolay ele alınamayan bilgileri aktarabilen aşkın bir yüzü de vardır. Bu bilgi sezgiseldir; kaynağı zor tanımlanır. Bu yan, Neptün ile mükemmel uyum içindedir. En iyi Neptün-Merkür bileşimleri esinli kavrayışlar, sezgisel atılımlar ve hatta mistik deneyimler doğurur. Anahtar, zorlamamaktır. Egonun anlama hızını belirlemesine izin vermeyin. Merkür, kabul edilmiş akıl yürütme yoluyla deneyimden sonuç çıkaran tartışmalı (diskursif) zekâyı yönetir. Neptün Merkür’ü etkilediğinde bu yeti tökezler. Sonuç ille de yanlış olmaz, fakat deneyimden sonuca giden yol belirsizleşir.

Bilim tarihinde birçok temel fikir önce sezgisel olarak görülmüş, ancak daha sonra mantıksal olarak doğrulanmıştır. Neptün-Merkür birleşimleri alışılmış Merkür düzenini tersine çevirir: Önce sonuç gelir, sonra yine doğru olan mantıksal destek bulunur. Bu, birleşimin ideal ifadesidir. Yine de ilk sezgilerinizin kendiliğinden doğru ya da yanlış olduğunu varsaymayın. Geçerliliği kanıtlamak karmaşık olabilir. Bu yüzden klasik Neptün temkinini benimseyin: Yalnızca deneyime dayanan inanca inanın.

Venüs’e Olan Geçişler

Farkları ise önemlidir. Venüs kişisel bir gezegendir; Neptün aşkındır. Venüs en yüce hâlinde Neptün’ün özveri ve kendini aşma temalarını yansıtabilir. Ancak kişisel düzeyde Venüs, sevgiyi ve yaratıcılığı fiziksel dünyada ifade eder. Çekici birine âşık olmak örneğin genellikle ego-aşımı değildir, ne kadar coşkulu hissettirse de. Venüs somut olana, güzel nesnelere, konfora ve hazza sıkı bağlar taşır. Neptün böyle değildir. Gelenekte Venüs hem Sıcak hem Soğuk nitelik taşır; Neptün ise tamamen Soğuktur ve çoğu kez enerji düzeyini düşürür. Birleşince Venüs’ün fiziksel tutkuları solar. Venüs-Neptün renkli ilişkiler platonik olma eğilimindedir. Yaratıcılık ise müzik, edebiyat ve özellikle şiir gibi maddesel olmayan sanatta serpilir. Yine de gerçek sanat her ortamda zihin gözünde canlandırma ister; bu yüzden Venüs-Neptün sinerjisi her zaman bulunur.

Güneş’e Olan Geçişler

Mars’a Olan Geçişler

Neptün’ün aşkın doğası sıradan deneyimin dışındadır. Mars ise temel canlılık ve itkiyi yönetir. Bu nedenle Neptün, Mars’ı ya zayıflatır ya da enerjisini egoyu aşan hedeflere yönlendirir. Mars yoğun biçimde egosaldır; Neptün ise ego bilincine yabancıdır. Sonuçta Neptün–Mars geçişleri son derece yıpratıcı dönemlerden yüce ruhsal anlara kadar geniş bir yelpaze yaratabilir.

Genel strateji anlatması kolay, uygulaması zordur. Başta birçok kişi karmaşa hisseder. Neptün engellemez; dağıtır. Geçişten önce başlanan projeler aniden ivme kaybedebilir. En iyi yaklaşım, ilk hedefi bırakmak, hayal kırıklığını salıvermek ve daha yüksek amacı gösteren ipuçlarını beklemektir. Pek çok kişi bu noktada tökezler; bazen uyuşturucu, alkol ya da rahatlatıcı yanılsamalara yönelir. Teslim olabilenler, ilahi iradeye benzer bir amaca hizmet eden yeni bir yön keşfeder. Ancak sıradan ego isteklerini kozmik bir perdeye yansıtmamaya dikkat edin. Bırakın ve enerjinin sizden akmasına izin verin. Tam kabullenme mümkün olmasa bile, sadece incinmeyi ve hayal kırıklığını bırakmak bile yardımcı olur.

Jüpiter’e Olan Geçişler

Jüpiter kişiler-arası düzeyde parıldar; toplumları, kültürleri ve bunların düzenleyici ilkelerini yönetir. Kişisel düzeyde hak iddiasına sapabilir; aşkın düzeyde ise bütünsel bütünleşmeyi gösterir. Neptün kişisel ve toplumsal düzeylerde iyi işlemez; alanı güçlü biçimde aşkındır ve bu dünyayı aşan gerçekliklere işaret eder.

Her iki gezegen de idealisttir, fakat farklı biçimlerde. Jüpiter, dinin toplumsal formlarını —kiliseler, ritüeller, sakramentler— yönetir. Neptün ise mistiği, münzeviyi, peygamberi; örgütlü dinin çoğu zaman çevresinde kalan figürleri simgeler. Neptün ayrıca kanıtsız iman isteyen ideolojilerde de etkindir. Neptün, Jüpiter üzerinde geçerken, güven yanlış yere yönlenebilir ve anlayış çarpıtılabilir; çünkü Neptün Jüpiter’in toplumsal alanına sürüklenir ve burada yanılsama, hatta kolektif yanılsama üretebilir. Bu geçişlerde gerçeği fazla pembe gözlüklerle görmekten ve egoyu sınırsız beklentilerle şişirmekten kaçının.

Satürn’e Olan Geçişler

Yine de bu iki enerji büyük ruhsal derinliği de simgeleyebilir. En yüce, fakat sade ifadeleri manastır hayatında ya da münzevi ve azizlerde görülür. Yahya Peygamber buna iyi bir İncil örneğidir.

Satürn’ün iki yüzü vardır. Alt yüz, sıradan gerçekliği ayakta tutan kuralları, yapıları ve disiplinleri ve en kötüsünde bilinçsiz baskıyı yönetir. İyicil yüz ise gerekli kurallara disiplinli bağlılıktır. Bu ikisi uzlaşılmış gerçeklikle sıkı bağ içindedir. Geç antik ve erken modern felsefeciler Satürn’ün daha yüksek bir yüzünü gördüler: Uzlaşılmış gerçekliği nihayetinde yanılsama olarak açığa çıkaran inisiyatik bir enerji. Neptün bu yüksek Satürn ile birleştiğinde, en yüksek düzeyde ruhsal disiplin görülür; örneklerinden biri Assisili Fransisktir.

Uranüs’e Olan Geçişler

Modern tarihte Uranüs ile Neptün, her ikisi de bilinirken yalnızca bir kez kavuşum yaptı — 1993. Yaklaşık 1990-1995 arasında doğan kuşak artık yetişkinliğe giriyor (2018’de yazılmıştır). Birçoğunun dünyanın gerçeklik sistemlerini yeniden şekillendireceğini öngörüyorum. Önceki kavuşum 1821’de oldu ve Charles Babbage’ın erken bilgisayar aygıtları üzerindeki çalışmalarıyla çakıştı; 1993’e gelindiğinde dijital çağ yeni zirvelere ulaşmıştı. Süreç 1993 kuşağının da etkisiyle devam ediyor.

Neptün’e Olan Geçişler

Bu rezonanslar nedeniyle pek çok önemli Neptün evresi, Satürn ve Uranüs enerjileriyle harmanlanır. Yine de bazı genel ifadeler yapılabilir. Neptün son derece Islaktır; bu nedenle Neptün-Neptün geçişi ayrımların ve kategorilerin önemini azaltır. Aşırı hâllerde bu, deneyimi anlamlandırmaya ısrar edilirse daha da kötüleşen bir yönsüzlüğe yol açar. Bu geçişlerde kesin karar vermek zordur.

İkinci olarak, benlik ile öteki arasındaki çizgi bulanıklaşır. İlişkilerdeki sınırlar zayıflayabilir; fakat empati ve hassasiyet artar. Kalabalıkta kendinizi bunalmış hissedebilir, başkalarının duygularını süzemeyebilirsiniz. Böyle durumlarda büyük topluluklardan uzak durmak yardımcı olabilir.

Plüton’a Olan Geçişler

Kişisel yaşamların çoğunda bu etki günlük deneyimden uzaktır; büyük toplumsal dönüşümler sırasında güçlenir. Tarihsel olarak önemli Neptün-Plüton açıları, geniş tarihsel döngülerin başlangıç ve sonlarına denk gelir. Bireyler bu etkileri esas olarak, kapsamlı değişimden geçen toplumun üyeleri olarak hisseder.

Kiron’a Olan Geçişler

Neptün yüksek ruhsallık, özgecilik ve mistisizmle uyumludur — sıradan gerçekliğin dışındaki enerjiler. Pratikte Neptün’ün Kiron üzerindeki geçişleri hastalık ya da güçsüzlük getirebilir; ancak ruhsal şifaya da kapı açar. Egoyu daha yüksek bir güce teslim eden teknikler özellikle uygundur. Örneğin Anonim Alkolikler gibi on iki adımlı programlar, belirgin biçimde Neptün’e ait bir hastalığı böyle ele alır. Pek çok alternatif şifa yöntemi daha çok Uranüs’e aittir ve bir gün bilimsel doğrulamayı hedefler; gerçek Neptün yöntemleri bilimsel doğalcılığa hiç uymayabilir, yine de içten açıklıkla yaklaşıldığında şifa sağlayabilir.

Tepe Noktasına (Midheaven) Olan Geçişler

Tepe Noktası amaç ve yönü yansıtır; her ikisi de egonun ifadeleridir. Neptün kişisel kimliği aşan desenlere hizmet eden kişiler-üstü bir enerjidir. Bu enerji hedefleri bulanıklaştırır ve tanımlamayı zorlaştırır. Özellikle kavuşum, kare ve karşıt (daha az ölçüde yarım kare ve bir buçuk kare) açılarıyla, meslek ya da toplumsal konumla ilgili kafa karışıklığı olasıdır.

İyi ele alındığında — daha çok altmışlık ve üçgenlerde — Neptün ruhsal farkındalığı derinleştirebilir. Zorlayıcı açılar bile kariyeriniz gerçekten daha büyük bir iyiliğe hizmet ediyorsa olumlu işleyebilir. Biraz karışıklık ve özgüven sarsıntısı bekleyin; fakat bilin ki bu duygular daha anlamlı bir yola katalizör olabilir.

Yükselene Olan Geçişler

Neptün’ün daha yüksek ifadeleri — ruhsallık, ilahi olan, aşkınlık — aynı derecede yıkıcı olabilir; çünkü zamanla evcilleşmiş mevcut inançları zorlar. Yükselen aynı zamanda fiziksel bedeni yönetir; Neptün fiziksel olanla pek uyumlu değildir ve çevreye gizlice giren zayıflık ya da toksisite olarak tezahür edebilir. Bu durum, aşkın Neptün’ün sıradan hayatla nasıl etkileştiğini gösterir.

Ay Düğümlerine Olan Geçişler

Kuzey Düğüm enerji­yi geleceğe doğru yönlendirir; Güney Düğüm enerji­ nin geçmişten geri dönüşünü gösterir. Neptün’ün aşkın enerjileri bu geçişlerde tam farkındalığı zorlaştırır; yine de hemen kriz tetiklemezler.

Ancak o an bilinçsizce yapılan eylemler — ya da eylemsizlikler — bir sonraki geçişin zeminini hazırlar. Bu anlamda her Neptün–Düğüm geçişi karmiktir: Mevcut etkiler geçmiş nedenlerden doğar ve bugünkü seçimler gelecekteki deneyimleri şekillendirir. Bilinçdışılık temel faktör olduğundan, sonraki geçişteki karışıklık, öncekinin doğal sonucudur.